İçsel Yolculuk

Birçok kesim yaşadığı ülkenin eğitim seviyesinin veya eğitime verilen değerin yeterince iyi olmamasından şikayetçidir. Bu oldukça gerekli bir kaygı ve yerinde bir isyandır. Ancak sorunları sadece topluluk olarak hareket ederek örgütlenmeye çalışarak veya birilerinin bir şeyler yapmasını bekleyerek gerçekleştiremeyebiliriz.

Bildiğimiz gibi eğitim seviyesi iyi olan ülkeler daha güçlüdür. Ancak burda bahsedeceğimiz eğitim bir ülkenin yalnızca daha güçlü olması için değil, daha mutlu, huzurlu, doğaya ve insanlara sevgi dolu, birbirlerine kaygı gütmeden gülümseyebilen insanların var olabileceği bir çevredir. Bu bahsedilenler insanda hayal etkisi yaratarak gerçekleşmesinin mümkün olamayacağını düşündürüyor. Eğer bu yolculukta ilerleme kaydederseniz bunun sizin açınızdan nasıl değişiklik gösterdiğini farkeder ve tüm insanlığın da bu sihirli yolcukla ya da uyanışla birlikte dünyayı daha güzel bir yer yapabileceğini söyleyebilirsiniz.

Çünkü bu ilk adımı attığınızda kendisini göstermeye başlayan bir durumdur. Sivas Psikolog olarak bu içsel yolculuğunuzda yanınızdayız.

Adım Atmaktan Korkma

Kendinize doğru, yani içinize doğru bir adım atarsınız. Ve yolcuğunuz başlar.

Birçok farklı meditasyon yöntemleriyle kendinizle baş başa kalabilirsiniz. Önemli olan bir şeyler düşünüyor olmanız, zihninizin durmadan hareket halinde olması değil kendinizi izliyor ve dinliyor olmanızdır. Eğer meditasyon yapmakta zorlanıyor ve bu tür aktivitelere biraz da önyargılıysanız, gün içerisinde de içinizdeki kişinin konuştuğunu farkettiğiniz an yakalayın ve ister sesli ister içinizden kendinizle  küçük ya da istediğiniz uzunlukta sohbetler edin. Buna kendinizi kaptırdığınızda, soru-cevap şeklinde ilerlediğinizde bir sohbet içerisinde olduğunuzu fark edecekesiniz.

Eğer bir geçmişiniz veya tespit edilmiş bir rahatsızlığınız yoksa, bu kesinlikle bir sorunun belirtisi veya delirmeye başladığınızı gösteren bir semptom değildir. İçimizde gerçekten bir ben daha var. Gün boyu bizi izliyor, bizi yargılıyor, bize her anımızda eşlik ediyor.

Görmek Gerek !

Bir çok insan hayatı boyunca bu durumu daha doğrusu kendisini görmezden gelerek yaşıyor. Bu tahmin edeceğinizden daha zor ve yaşantımızı çıkmaza sokan bir durumdur. Çünkü içeride tanışmak için sabırsızlıkla bekleyen size bir çok şey öğretmek anlatmak isteyen bir insan var. Siz arkadaşlarınızla sohbet içerisinde iken belki bir çok şeyi gözden kaçırıyor veya sadece üzerinde konuştuğunuz konuya odaklanıyorsunuz. Ancak içinizdeki gözlemci arkadaşınızın davranışlarını, tepkilerini veya dışarıda olup biten farklı bir durumu bile gözlemlemiş olabilir. Bilinç durumunuz sohbet anında açıksa bunu o an birlikte fark edersiniz. Sormak istediğiniz değinmek istediğiniz farklı bir durum varsa o an müdahale edebilirsiniz. Diğer durumlarda bildiğiniz gibi aynı dili konuşsa bile birbirini anlamayan, iletişim zorlukları yaşayan, ilişkileri çözülmeyi bekleyen düğümlerle dolu insanlardan oluşur.

Kendinizi tanımaya başladığınız andan itibaren zihninizin berraklaştığını ve size sizinle ilgili sorulan sorulara net ve emin cevaplar vermeye başladığınızı fark edersiniz.

 İlk olarak sormalısınız;

Yapmaktan en hoşlandığım aktivite nedir ?

Kim sorarsa sorsun asla yapmak istemeyeceğim aktivite nedir?

En sevdiğim film, kitap, müzik türü nedir?

Nasıl insanlarla daha verimli daha keyifli sohbet ediyorum?

Beni ben yaptığını düşündüğüm iyi ve kötü özelliklerim neler?

İnsanlara en çok zarar verdiğim yönüm nedir?

Kendime en çok zarar verdiğim yönüm nedir?

Ne iş yaparsam hayatım boyunca mutlu yaşayabilirim?

Bana pişmanlık hissettiren şeyler nelerdir?

Yüzlerce kendinize sorabileceğiniz soru var, başka bir insanla tanışırken ona sorduğumuz ya da sorabileceğimiz sorular sınırlı olabilir. Ancak kendinize sınırsız sorular sorarak dürüst cevaplar vererek tahmin ettiğinizden çok daha fazla yol katedebilirsiniz.

Bir çok sorunun cevabı bariz gibi görünebilir ve bu soruları hiç sormaya gerek duymamış bile olabilirsiniz. Ancak unutmayın insan kendisine her zaman dürüst değildir. Bir insanın kendini kandırması sandığınızdan daha gerçektir ve bir o kadar da yaygındır.

Örneğin;

Siz daha geliştirici bir kategori olduğunu düşündüğünüz için ya da çevrenizdeki insanlar bu yönde eleştiriler yaptığı için ilginizi çekmemesine rağmen bir film kategorisini sevdiğinizi düşünebilirsiniz ve sorulduğunda da bu şekilde cevap verebilirsiniz. Kendiniz de böyle düşündüğünüz için ilk bakışta sorun yok gibi görünebilir. Ancak bu sanıldığından biraz daha karmaşıktır. Öncelikle zihniniz karmaşıklaşmaya başlar çünkü vücudunuzun talep ettiği ve zevkleriniz talep ettiği istekler farklıdır. Bu yüzden belki de keyifle film izlemek yerine bitmesini beklediğiniz görüntülerden ibaret olabilir. Elbette her türlü yeniliğe ve farklılığa açık olmalısınız ve yeni şeyler denemekten çekinmemelisiniz. Ancak bu ilginiz olmayan bir konuya `en sevdiğim tür` demek yerine `farklı bir şeyler bakıyorum` demek kadar net olmalıdır.

Örneğin;

Arkadaşınız sizi hiç karşılaşmak ve sohbet etmek istemediğiniz bir ortama davet ediyor. Tüm zihniniz gitmemek için direniyor. Ancak siz belki arkadaşlığınıza verdiğiniz değerden belki de bazı sebeplerinizden dolayı bu ilişkiye herhangi bir zarar gelmemesi açısından isteksizce bu daveti kabul ediyor ve gidiyorsunuz. Anlaşamadığınız ve ortak noktanız olmayan insanların bulunduğu ortama girerek özgüveniniz için oldukça can sıkıcı bir durumu başlatmış oluyorsunuz. Çünkü bunu istemeyerek yaptığınızın farkındasınız ve tahmin ettiğiniz gibi belki de çok kötü vakit geçiriyorsunuz. İstemediğiniz durumun içerisindeyken istediğiniz gibi davranırsanız bu kaba davranışlar sergilemenize sebep olur. Bu nedenle istediğiniz gibi değil de ortama uygun davranış sergilemeye başlıyorsunuz ve özgüveniniz git gide daha da acı çekiyor.

Size davet teklif edildiğinde ‘ kendimi o ortamda rahat hissetmiyorum gelirsem kaba ve soğuk görünebilirim bu yüzden gelmek istemiyorum’ demek özgüveninizi daha iyi hissettirir çünkü o’nun talebine önem vermiş ve bu doğrultuda da hareket etmiş olursunuz. Bu sorumluluğunu birlikte aldığınız bir seçimdir.

Kendinizi tanımaya devam ederken, bu bilgilere kulak vermeli ve bunlara göre hareket edebilmelisiniz. Çünkü aksi halde öğrenmenin pek bir faydası olmaz.

Kendinize ve çevrenize zarar veren faktörleri bulduğunuzda bunun için bir adım atmalısınız.

‘onunla sohbet etmek beni rahatsız ediyor. İlgimi çekmiyor ama ilgili gibi görünmek için merak etmediğim sorular soruyorum’ dediğiniz bir ilişkiniz varsa bunu düzeltmeye çalışmalı ya da sona erdirmelisiniz. Çünkü size gerekli sinyaller her an veriliyor. takip etmelisiniz. İçinizdeki ‘siz’le birlikte anlaşmalı hareket ettiğinizde ilişkilerinizin işlerinizin daha düzgün ilerlediğini fark edeceksiniz.

Çünkü bir süre sonra artık sadece sizi mutlu eden şeyleri yapıyor, sizi mutlu eden insanlarla vakit geçiriyor ve böylece biraz daha huzurlu ve mutlu bir insana dönüşüyorsunuz. Kendinize daha da fazla değer vermeye başlıyorsunuz. Bu zararı olan bir kendini beğenmişlik değildir. Güzel şeylere değer olduğunuzu düşünür çevrenize de bu güzel şeyleri katmak istersiniz.

Kendinizle barışık olursunuz çünkü kendinizi yeterince dinlemişsinizdir. Ona gereken değeri verip karşınıza almış iletişime geçmişsinizdir. Size daha iyi bir insan olabilmeniz için ipuçları verir durur. Sivas Psikolog olarak bu süreçte yanınızdayız.

İçsel yolculuğunuzda kendinizden emin hareket edebilmek için rehber alabileceğiniz bazı kaynaklar mevcuttur.

Bunlardan bazıları şunlardır;

Carlos Castaneda-Don Juan’ın Öğretileri

Stefano D’Anna- Tanrılar Okulu

Doğan Cüceloğlu- Savaşçı